ABD borsalarında 2023’teki yükselişin tek bir nedeni var: Yapay zekâ (AI – Artificial Intelligence) hisselerindeki artış.
Aşağıdaki grafik bize S&P 500’deki yükselişin ne kadar dengesiz olduğunu gösteriyor.
Ancak her AI hissesinin sürekli artacağını düşünmek risklidir. Yatırım portföyünüze Yapay Zeka (AI – Artificial Intelligence) hisseleri eklemeye karar vermeden önce dikkate etmeniz gereken 3 önemli faktör bulunmaktadır.
AI, umut verici fırsatlar sunsa da bu hızla gelişen alandaki potansiyeli ve riskleri anlamak önemlidir.
1- AI ile alakalı sektörleri öğrenme: Bilinçli yatırım kararları almak için, yatırım yaptığımız sektörleri öğrenmemiz gerekir.
AI karşımıza ilk olarak ChatGPT ve yüz tanıma yazılımları gibi alanlarda çıkmış olsa da bireysel şirket isimlerine odaklanmak yerine sağlık, finans ve otonom araçlar gibi çeşitli sektörleri inceleyerek AI’ın etkili olabileceği alanları araştırabiliriz.
Kendimize şunu sormalıyız? AI hangi sektörlerdeki sorunları çözebilir ya da maliyetleri düşürebilir?
2- Yatırım süresi ve risk toleransı: Yatırım yaparken ilk dikkat etmemiz gereken 2 konu var.
Birinci konu: Risk analizi. AI ile alakalı şirketlerin büyüme potansiyeli olmasına rağmen aynı zamanda kendine has riskler de taşır. Bu risklerin başında regülasyon gelmektedir. Hükümetlerin AI konusunda nasıl bir tavır alacaklarını henüz bilmiyoruz. Yeni bir gelişme olduğu için henüz sosyal etkisini görme fırsatımız olmadı.
İkinci konu: Yatırımın vadesi. Kısa vadeli yatırım yapmak her zaman risklidir. Özellikle AI gibi, şirketlerin gelirlerine gerçek etkisini uzun vadede görebileceğimiz teknolojilere yatırım yaparken uzun vadeli düşünmeliyiz.
3- Çeşitlendirme Bütün AI hisselerinin sürekli artacağını beklemek hatadır. Bu konuda 2000’li yılların deneyimi aslında bize çok şey öğretiyor. İnternet ile alakalı her şirketin aşırı değerlendiği 2000 krizi öncesi benzer bir coşku durumu oluşmuştu. Ancak sonrasında o dönemden sağ çıkan ve uzun vadede büyüyen çok az şirket oldu.
2000 dot-com krizi internet sektörünü öldürmedi ancak yüzlerce şirket yok oldu.
Dot-com krizinden şirketler sağ çıkarken iki konu öne çıkmıştı: Nakit akışı ve dengeli bilanço. İşte dot-com’dan sağ çıkan ve bugün hâlâ büyüyen 10 şirket:
Amazon, Apple, Google, eBay, Microsoft, Salesforce, Adobe, IBM, Cisco, Intel
Araştırma Önerisi: Yarı-İletken Hisseleri
AI’ın gelişimi yarı-iletkenlere bağlıdır. AI modelleri eğitilip çalıştırılmak için çok fazla işlem gücü (processing power) ve belleğe (memory) ihtiyaç duyar. Bu işlem gücü, bilgisayarların ve diğer elektronik cihazların yapı taşları olan yarı-iletkenler tarafından sağlanır.
Yarı-iletkenler olmadan AI mümkün olmazdı.
Aşağıdaki grafik bize en büyük 10 semiconductor hissesini göstermektedir.
NVIDIA’nın yaşadığı yükselişi hepimiz biliyoruz. Ancak bu süreçten sadece NVIDIA’nın galip çıkmasını beklemek hata olur. 1 yıllık getirilerine baktığımızda henüz ciddi bir artış yaşamayan ve piyasa hacmi yüksek şirketleri analiz edebiliriz. Şirketler 2. çeyrek gelir raporlarını, bilançolarını ve nakit akışlarını yeni açıkladılar.
Dot-com gibi bir resesyon ile karşılaşırsak eğer görece düşük piyasa hacmi olan şirketlerin ayakta kalmasını sağlayacak olan şey bilançolarındaki denge ve nakit akışı olacaktır.
Bunun yanında gözümüz kulağımız büyük şirketlerin kendi işlemcilerini üretip üretmediklerinde olacak. Amazon’un gizli bir şekilde kendi işlemcisini ürettiğini biliyoruz. Apple ve Google cihazlarında artık kendi işlemcisini kullanıyor. Bu tip gelişmeler yarı-iletken sektörünü orta vadede dönüştürebilecek potansiyele sahiptir.
Son söz: Size neden hisse önermiyorum? Neden yöntemi gösteriyorum?
Bireysel özgürlük için yatırımlarımızı kendimiz seçmemiz gerekmektedir. Başkasının önerdiği yatırım tavsiyeleri ile yapacağımız yatırımlarda uzun vadeli düşünmek çok zordur. Fiyat düştüğünde yaşadığımız korku yanlış kararlar almamıza neden olur ve korkunun temelinde bilgisizlik vardır.
Uzun vadeli yatırımcı olmak için araştırmak ve öğrenmek zorundayız.
-Burak Tamaç
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
