Yapay zekâ veri merkezlerinin artan enerji ihtiyacı, sektörün karbon emisyonlarını azaltma vaadini tehlikeye attığından, teknoloji sektörü iddialı iklim hedeflerinde bir dönüm noktasıyla karşı karşıya.
Alphabet’in (GOOGL) Google birimi geçen hafta, sera gazı emisyonlarının 2023 yılında bir önceki yıla göre 13% arttığını ve bunun “öncelikle veri merkezi enerji tüketimi ve tedarik zinciri emisyonlarındaki artışlardan kaynaklandığını” bildirdi.
Google en son çevre raporunda “yapay zekâ işlemlerinin daha yoğun olmasından kaynaklanan artan enerji talepleri ve teknik altyapı yatırımlarında beklenen artışlarla ilişkili emisyonlar nedeniyle emisyonları azaltmanın zor olabileceğini” kabul etti.
Bir diğer teknoloji devi Microsoft (MSFT), mayıs ayında dolaylı emisyonlarının 2020’ye kıyasla 31% arttığını, bunun başlıca nedeninin “daha fazla veri merkezinin inşası ve yapı malzemelerindeki ilgili somut karbon” olduğunu açıkladı.
Yapay zeka bilişiminin enerji ihtiyacı, Google ve Microsoft’un iddialı iklim hedefleri için önemli bir zorluk teşkil ediyor: Google, faaliyet gösterdiği her elektrik şebekesinde 24 saat boyunca karbonsuz enerji kullanarak 2030 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmayı hedefliyor. Microsoft ise aynı yıl içinde elektrik tüketiminin 100%’ünü karbonsuz enerjiyle karşılayarak ve karbon giderme teknolojilerine yatırım yaparak karbon negatif olmak istiyor.
✊ Teknoloji Devlerinin İmdadına Yetişecekler
Bunun mümkün olup olmadığı belirsizliğini koruyor. Sonuçta ne Google ne de Microsoft iklim hedeflerini geri çekmedi. Ancak Morgan Stanley’in ABD yazılım analisti Keith Weiss, bir notunda enerji yoğun üretici yapay zekâdaki ilerlemenin Microsoft için ticari bir zorunluluk olduğunu söyledi.
Bu kapsamda Morgan Stanley, teknoloji sektörünün fosil yakıtlara bağımlılıktan uzaklaşmasına ve aynı zamanda veri merkezlerini inşa etmesine yardımcı olabilecek iki enerji hissesi öneriyor: AES (AES) ve Bloom Energy (BE). Banka, her iki hisseyi de “AL” olarak değerlendiriyor.
⚡ AES Corporation, yenilenebilir enerji varlıklarından oluşan geniş bir portföye sahip, rüzgar ve güneş enerjisinin dağıtımı ve depolanması için çok önemli olan pil teknolojisinde lider ve teknoloji şirketlerinin önemli bir tedarikçisi.
⚡ Bloom Energy ise doğal gaz veya hidrojenle çalışabilen yakıt hücreleri üretiyor. Hücreler, veri merkezleri de dahil olmak üzere tesislere yerinde kurulur ve elektrik şebekesinden bağımsız olarak çalışabiliyor.
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
Bu içerik hazırlanırken faydalanılan kaynak: CNBC