Uzman Analizleri

Kripto Varlıkların En Önemli 4 İlkesi Tehlikede!

Kripto Varlıkların En Önemli 4 İlkesi Tehlikede!
Google News Icon Takip Et

Şu anda belki piyasalardaki en büyük beklentilerden biri, Bitcoin’in ETF onayı alıp alamayacağı. Blackrock’tan Grayscale’e kadar birçok şirket sırada ve bu sıralar SEC’den Spot ETF onayı bekleniyor.

Fakat ben burada kripto varlıkların temel ilkelerine ve Satoshi Nakamoto’nun kurucu ilkelerine dönüp, çıkacak olan ETF’lerin bu en temel ilkelerle çelişip çelişmediğine bakmak istiyorum.

Hani vardır ya bizim Anayasamız için değiştirilemez ve hatta değiştirilmesi teklif edilemez maddeleri… Bu maddeler de benim için böyle.

  1. Peer-to-Peer Elektronik Nakit Sistemi: Bitcoin’in temel taşı, bir kullanıcıdan diğerine, herhangi bir aracı kurum olmaksızın doğrudan transfer edilebilen bir peer-to-peer elektronik nakit sistemidir. Bu, Bitcoin’in en temel ve devrimci özelliğidir ve dijital para biriminin merkezi olmayan doğasını belirler​​.
  2. Çift Harcamayı Önleme: Nakamoto, Bitcoin sisteminin çift harcamayı önleyecek şekilde tasarlandığını vurgulamıştır. Bu, güvenilir bir merkezi otoriteye ihtiyaç duymadan, dijital varlıkların güvenilir bir şekilde transfer edilebilmesini sağlar. Bitcoin ağı, işlemleri doğrulamak ve blok zincirine eklemek için dağıtık bir zaman damgası sunucusu ve iş kanıtı mekanizması kullanır​​.
  3. Madencilik ve İş Kanıtı (Proof of Work): Bitcoin ağının güvenliğini sağlamak ve yeni Bitcoin’lerin dağıtımını kontrol etmek için kullanılan madencilik ve iş kanıtı mekanizması, Bitcoin ekosisteminin temel bir parçasıdır. Bu sistem, ağ üzerindeki işlemleri doğrulayan ve yeni blokları oluşturan madencilere ödüller sunar. Bu süreç, ağı güvenli tutar ve merkezi olmayan bir yönetişim sağlar​​.
  4. Anonimlik ve Gizlilik: Bitcoin, işlemlerin anonimliğini ve gizliliğini koruyarak geleneksel finansal sistemlerin sunduğu gizlilik düzeyine alternatif bir yaklaşım sunar. Kullanıcılar, her işlem için yeni bir anahtar çifti kullanarak kimliklerini gizli tutabilirler. Bu özellik, Bitcoin’in kullanıcı gizliliğine verdiği önemi gösterir ve aynı zamanda finansal işlemlerin şeffaflığını korur​​.

Bu 4 madde, Bitcoin whitepaper’ının temelini oluşturur ve Bitcoin’in nasıl işlediğini, temel ilkelerini ve vizyonunu yansıtır. Bu “anayasa”, Bitcoin’in sadece bir dijital para birimi olmanın ötesinde merkezi olmayan, güvenli ve özel bir finansal sistem oluşturma amacını vurgular.

Dilersen çıkacak olan Spot ETF’lerin bu maddelerin dördüyle de nasıl çeliştiğine bakalım. 2 maddeyle doğrudan çelişirken 2 maddeyle dolaylı yoldan çeliştiğini göreceğiz…

  1. Peer-to-Peer Elektronik Nakit Sistemi: Bitcoin whitepaper’ının en temel prensibi, kullanıcıların herhangi bir aracı kurum olmaksızın doğrudan birbirlerine ödeme yapabilmesidir​​. Bir ETF, yatırımcıların Bitcoin’e doğrudan değil, dolaylı bir şekilde yatırım yapmalarını sağlar. Yatırımcılar, Bitcoin’e doğrudan sahip olmak yerine, ETF aracılığıyla Bitcoin’e maruz kalırlar. Bu, Bitcoin’in orijinal peer-to-peer doğasıyla çelişir, çünkü yatırımcılar doğrudan Bitcoin ağı ile etkileşime girmek yerine, finansal kurumlar tarafından yönetilen bir araç üzerinden maruz kalırlar.
  2. Anonimlik ve Gizlilik: Bitcoin, kullanıcıların kimliklerini gizleyerek geleneksel finansal sistemlere kıyasla farklı bir gizlilik seviyesi sunar. Her işlem için yeni bir anahtar çifti kullanılması, kullanıcıların işlemlerini anonim tutmalarını sağlar​​. ETF’ler ise yatırımcıların doğrudan Bitcoin işlemleri gerçekleştirememelerine yol açar, dolayısıyla bu işlemlerin anonimliğini koruma yetenekleri sınırlıdır. ETF’ler genellikle geleneksel finansal sistemler içerisinde işlem görür ve bu sistemler, yatırımcıların kimlik bilgilerini saklama ve raporlama zorunluluğuna sahiptir.

Diğer iki maddede (“Çift Harcamayı Önleme” ve “Madencilik ve İş Kanıtı”) ETF’lerin doğrudan bir çelişki yaratması daha az muhtemeldir çünkü bu prensipler daha çok Bitcoin ağının işleyişini ve güvenliğini ilgilendirir. Ancak ETF’lerin varlığı ve popülaritesi, Bitcoin ağının genel yapısını ve kullanımını etkileyebilir. Bu da dolaylı yollardan bu ilkelerle çatışabilir.

Şimdi de dolaylı yoldan o diğer 2 maddeyle nasıl çelişebileceğini inceleyelim.

  1. Bitcoin’in Dağıtımı ve Erişilebilirliği: ETF’ler, Bitcoin’in sahipliğini ve dağıtımını etkileyebilir. Bitcoin, başlangıçta herkese açık, eşit erişilebilir ve dağıtık bir sistem olarak tasarlandı. Ancak ETF’ler aracılığıyla Bitcoin’e yatırım yapmak, Bitcoin’in birikimini ve kontrolünü büyük finansal kurumların eline geçirebilir. Bu, Bitcoin’in merkezi olmayan doğasına ve herkes için eşit erişim ilkesine ters düşebilir.
  2. Piyasa Dinamikleri ve Spekülasyon: ETF’ler, Bitcoin piyasasının dinamiklerini değiştirebilir ve spekülasyonu artırabilir. Bitcoin, bir değer saklama aracı ve değişim aracı olarak tasarlandı ancak ETF’lerin popülerleşmesi, Bitcoin’i daha çok bir yatırım aracı olarak görmeyi teşvik edebilir. Bu durum, Bitcoin’in orijinal amacından sapmasına ve fiyat volatilitesinin artmasına, doğal döngülerinden kopmasına yol açabilir.
  3. Madencilik Gücü ve Merkeziyetçilik: Bitcoin madenciliği, ağın güvenliğini sağlamak konusunda kritik bir rol oynar. ETF’lerin popülerleşmesi, Bitcoin fiyatını artırabilir ve bu da madencilik faaliyetlerini daha kârlı hale getirebilir. Ancak bu durum madencilik gücünün daha az sayıda büyük oyuncu arasında yoğunlaşmasına yol açabilir. Bu da teorik olarak merkeziyetçiliği artırabilir ve ağın güvenliğini etkileyebilir.
  4. Kullanıcı Katılımı ve Ağ Sağlığı: Bitcoin ağının sağlığı, kullanıcıların aktif katılımına ve ağ üzerindeki işlemlere bağlıdır. ETF’ler, kullanıcıların Bitcoin’i doğrudan satın almak ve kullanmak yerine ETF’ler aracılığıyla dolaylı olarak maruz kalmalarını sağlar. Bu, Bitcoin ağının kullanımını ve doğrudan katılımını azaltabilir, dolayısıyla ağın genel sağlığı ve işleyişi üzerinde etkileri olabilir.

Madencilik ve İş Kanıtı (Proof of Work)

  1. Yüksek Başlangıç Maliyetleri: Bitcoin fiyatı arttıkça, madencilik faaliyetleri daha kârlı hale gelir. Bu durum, yeni madencilerin sektöre girmesini teşvik edebilir ancak madencilik donanımı ve enerji maliyetleri oldukça yüksektir. Bu yüksek başlangıç maliyetleri, genellikle yalnızca büyük ölçekli işletmelerin veya zengin yatırımcıların karşılayabileceği maliyetlerdir.
  2. Ölçek Ekonomileri: Büyük madencilik operasyonları, ölçek ekonomilerinden faydalanabilir. Daha fazla donanıma sahip olmak ve enerjiyi daha düşük maliyetlerle almak, büyük madencilerin daha verimli çalışmasını sağlar. Bu, küçük ölçekli madencilerin rekabet etmekte zorlanmalarına neden olabilir.
  3. Enerji Maliyetleri: Madencilik, önemli miktarda elektrik tüketilmesine sebep olur. Büyük madencilik işletmeleri, genellikle daha düşük enerji maliyetlerine erişebilir ve bu da onları daha rekabetçi hale getirir. Küçük madenciler, genellikle enerji maliyetlerini düşürmek için gerekli ölçeği sağlayamaz.
  4. Teknolojik Avantajlar: Madencilik donanımı hızla gelişmekte ve daha verimli hale gelmektedir. Büyük madenciler, en yeni ve en verimli madencilik cihazlarını satın alma ve düzenli olarak yükseltme gücüne sahiptir. Küçük madenciler, bu tür yatırımları yapmakta daha fazla zorlanabilirler.

Çift Harcamayı Önleme

  1. Ağ Güvenliği ve Madencilik Konsantrasyonu: ETF’lerin popülaritesi, Bitcoin fiyatını artırabilir ve bu da madencilik faaliyetlerini daha kârlı hale getirebilir. Bu durum, madencilik gücünün büyük, finansal olarak güçlü madencilik havuzlarına yoğunlaşmasına yol açabilir. Madencilik gücünün az sayıda oyuncu arasında yoğunlaşması, teorik olarak ağ üzerinde daha fazla kontrol sağlar ve bu, ağın desantralize yapısını zayıflatabilir. Desantralizasyonun zayıflaması, teorik olarak çift harcama saldırılarının olasılığını artırabilir çünkü bu tür saldırılar, ağın toplam hash gücünün belirli bir yüzdesine sahip aktörler tarafından gerçekleştirilebilir.
  2. Piyasa Manipülasyonu ve Spekülasyon: ETF’ler, Bitcoin’e olan talebi artırarak piyasa fiyatını etkileyebilir. Bu, Bitcoin piyasasını daha spekülatif ve potansiyel olarak piyasa manipülasyonuna açık hale getirebilir. Piyasa manipülasyonu, ağın istikrarını ve güvenilirliğini etkileyip çift harcamayı önleme mekanizmasının etkinliğini dolaylı olarak etkileyebilir.
  3. Yatırımcı Davranışları ve Ağ Etkileşimi: ETF’ler yoluyla Bitcoin’e maruz kalan yatırımcılar, Bitcoin ağı ve işlemleri hakkında daha az bilgi sahibi olabilirler. Bu, genel kullanıcı tabanının ağın işleyişi ve güvenliği hakkında daha az bilinçli olmasına yol açabilir. Eğitim eksikliği, ağın genel sağlığına ve dolayısıyla çift harcamayı önleme mekanizmalarının etkinliğine dolaylı olarak zarar verebilir.

Bitcoin Madencisi Hisselerin Perspektifinden

İdeolojik bakıldığında uzun vadede bu anlatılanların nasıl sonuçlanacağı önemlidir. Bu bir piyasa adaptasyonu aşamasıdır. Fakat bir piyasacı ve yatırımcı bakış açısıyla, çıkacak olan ETF’lerin büyük yatırımcılar tarafından değerlendirilecek olması birçok fırsatı da beraberinde getirir. 

Ne gibi fırsatlar olabilir diye düşündüğümüzde, güçlü madenci hisseleri Riot (RIOT), Marathon Digital (MARA) gibi firmaların öne çıkması bu fırsatlardan biri olabilir. Yahut ETF’ler için emanet (custody) hizmetleri sağlayacak Coinbase (COIN) gibi firmaların hisse fiyatlarında değerlenme görülebilir. ETF’lerin çıkarılacağı firmaların geleneksel finans tarafında BTC Spot ETF akışları ve bu yeni enstrümanlar dikkatle takip edilmelidir.

Sonuç

Kripto Varlıkların En Önemli 4 İlkesi Tehlikede!

Görebileceğimiz gibi aslında Bitcoin’in değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahil edilmemesi gereken bu 4 maddesi ETF’ler aracılığıyla doğrudan ya da dolaylı olarak tehdit altında. Burada sorulacak soru şu olmalıdır: Yatırım yaptığımız ürünün fiyatının artması ihtimali bu 4 temel ilkeden uzun vadede vazgeçmek için yeterli midir? 

Cevabı sizlerde saklı.

-Kripto Mevsimi

Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı