Dördüncü çeyreğe dair ekonomik büyüme tahminleri, tamamen negatif olmasa da şimdiden son derece karamsar.
Durgunluk endişelerinin bir hayli arttığı bu dönemde ekonomistler, yılın son üç ayında pozitif büyüme olsa bile ileride neler yaşanacağı konusunda belirsiz bir bakış açısına sahip. Enflasyonun sürekliliği, şirket kazançları üzerindeki baskı ve konut piyasasındaki keskin düşüş, yıl sonunun önümüzdeki dönem için endişe verici olabileceğini düşündüren üç ana faktör olarak gösterilebilir.
2023’e dair tahminlerini paylaşan Credit Suisse, ABD’nin 2022’yi “sıfıra yakın” bir büyümeyle kapatacağını söyledi. Tahminde bulunan diğer firmalar da büyüme konusunda benzer görüşlere sahip.
Öte yandan piyasalarda FED’in faiz artırımı gerçekleştirip gerçekleştirmeyeceği konusunda fikir ayrılığı da bulunuyor. Şayet böyle bir artış yapılırsa faizler 2007’den bu yana en yüksek seviyelerine ulaşacak.
Ekonomistler, Her Şeye Rağmen Bir Resesyon Yaşanacağını Söylüyor!
Credit Suisse, “en kötüsü henüz gelmedi” isimli notunda merkez bankalarının enflasyonu yavaşlatmaya yönelik adımlarının ekonomiyi sanal bir durma noktasına kadar getirdiğine dikkat çekti. Ayrıca firma, 2022 GSYİH büyümesinin 0,8% olarak gerçekleşmesini beklediğini de belirtti.
Bank of America da bu rakamın dördüncü çeyrekte 0,5% civarında kalacağını ancak bunun daha önceki 2%’lik düşüş tahminine getirilen olumlu bir revizyon olduğunu belirtti. Banka, olası bir resesyonun 2022’nin son aylarından ziyade gelecek yıl gerçekleşeceğini düşünüyor.
Goldman Sachs ise ekonominin önümüzdeki 3 ay içerisinde karışmasını bekliyor ve 0,9%’luk bir büyüme öngörüyor.
Joseph LaVorgna, 2023 tahminleriyle ilgili sorulara “sert bir iniş yapacağız” cevabını verdi. Ekonomist, “En iyi tahminim pek de ılımlı olmayan bir durgunluk yaşanacağı yönünde. Çünkü önemli bir servet yıkımınız ve oranları daha fazla yükseltmeye kararlı bir FED’iniz var.” dedi
Piyasalar, Aralık Ayında 50 Baz Puan ya da 25 Baz Puanlık Artış Bekliyor!
Piyasalar, FED’in kasım ayındaki toplantısında art arda dördüncü bir 75 baz puanlık faiz artırımı yapıp yapmayacağı konusunda bölünmüş durumda.
Ayrıca aralık ayında bir başka 50 baz puan veya 25 baz puanlık artış da bekleniyor. Bu sefer FED, mevcut koşullara rağmen ayakta kalmayı başaran iş gücü piyasasındaki dengeleri değiştirmek adına kasıtlı bir yavaşlama politikası izliyor. Sağlam bir iş gücü piyasası, ekonomik büyüme anlamına gelir ve bu durum enflasyonla mücadele etmek isteyen merkez bankalarının aleyhinedir.
LaVorgna konuyla ilgili olarak, “2022’deki resesyon sadece kâğıt üzerinde kalacak. FED’in hamleleriyle iş gücü piyasasının da zayıflamaya başlayacağı 2023’ün ilk aylarına kadar etkili bir durgunluk hissedilmeyecek. İşte o noktada FED’in faiz konusundaki tutumunu değiştirebileceğini düşünüyorum.” dedi.
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
