Dünyanın en büyük elektrikli araç üreticisi olan BYD ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı arasında 1 milyar dolarlık yatırım anlaşması imzalanması sonucunda yatırımcıların kafasında “Hangi hisseler etkilenebilir?” sorusu oluştu.
İmzalanan anlaşmaya göre Çinli BYD firmasının Türkiye’de yaklaşık 1 milyar dolar yatırım yaparak yıllık 150 bin araç kapasiteli olacak şekilde, elektrikli ve şarj edilebilir hibrit otomobil üretim tesisi ile Ar-Ge merkezi kuracağı belirtildi.
Ayrıca BYD, 2023 yılında ile 3 milyon adetin üzerinde satış gerçekleştirdi. Türkiye’de 2023 yılında gerçekleşen satış tutarını incelediğimizde 1,2 milyon adetin yaklaşık 2,5 katı kadar satış gerçekleştiren BYD Türkiye’de kuracağı yıllık 150 bin araç kapasiteli fabrikaya ek olarak yeni yatırımlarda bulunabilir.
BYD, bu anlaşma ile Çinli firmalara ek vergi getiren Avrupa ve Türkiye pazarında belli vergi muafiyetlerine tabii olacak.
2026 sonunda üretime başlaması hedeflenen fabrikayla beraber BYD’nin bu yatırımı hangi hisseler üzerinde olumlu ve olumsuz etkiler bırakabilir gelin inceleyelim. 🔍
TOGG’un Hissedarları ve Bazı Ekipman Üreticileri Olumsuz Etkilenebilir
Geçtiğimiz günlerde Türkiye’de üretim yapmayan ticari araçlar hariç Çinli elektrikli araç üreticilerine 40%+10% vergi getirilmesi ile beraber BYD’nin kuracağı fabrika sayesinde bu vergiden muaf tutulması, elektrikli araç pazarında fiyat rekabetini artırabilir.
Özellikle TOGG’un fiyat rekabeti ile beraber marjlarında ve satışlarında yaşanabilecek daralma TOGG’un 23% hissesine sahip AGHOL ve 23% hissesine sahip TCELL için olumsuz olarak değerlendirilebilir.
Ayrıca Zorlu Holding’in diğer bir 23% hissesine sahip olmasıyla beraber TOGG’un ekranlarını üreten iştiraki VESTL için TOGG’un satışlarının düşmesi negatif olarak yansıyabilir. Fakat elektrikli şarj istasyonu (AC-DC) üretimi ile ön plana çıkan ZOREN ve VESTL için elektrikli araç satışlarının yurt içinde artması 2026 ve sonrası için olumlu olarak değerlendirilebilir.
Otomotiv Üreticilerini Zor Günler Bekliyor
BYD’nin Türkiye pazarına girmesiyle beraber Borsa İstanbul’da yer alan bazı firmalar fiyat rekabetinden dolayı negatif etkilenebilir.
TOGG’un yanında yurt içinde benzinli araç üreticileri de fiyat rekabetinin artması ve BYD’nin gelişi ile elektrikli araçlara uygulanan teşviklerin hızlanmasıyla beraber satışlarında daralma görmemiz muhtemel olabilir.
Çinli araçlara getirilen gümrük engelinin ticari araçları kapsamaması sebebiyle ve satışları yurt içi-yurt dışı tarafta ticari araç segmentinde olan FROTO için BYD’nin yatırımı oldukça sınırlı negatif etki yaratabilir. Detaylı incelediğimizde FROTO’nun 70%’in üzerinde ihracat oranı bulunurken yurt içinde ise ticari araç satışlarının oranı daha yüksektir.
FROTO’nun Haziran ayında yayınlamış olduğu sunumda Türkiye pazarında binek araç satışları, toplam pazarın 3,2%’sine tekabül etmektedir. Ocak-Mayıs verilerine göre yurt içinde toplamda 40.994 adet satış gerçekleştiren FROTO’nun satışlarının yalnızca 12.756 adedi binek araçlardan oluşmaktadır.
Ocak-Mayıs arası dönemi değerlendirdiğimizde FROTO’nun yurt içinde gerçekleştirdiği binek araç satışlarının toplam satışlara oranı yalnıza 4%’tür.
Yani, genel bir değerlendirme yapmak gerekirse BYD’nin Türkiye’de yatırım yapması ve fabrikanın 2026 yılında faaliyete başlaması FROTO için sınırlı negatif bir etki yaratabilir.
Diğer taraftan Stellantis grubuyla anlaşma sağlayan TOASO için elektrikli araçların yaygınlaşması ve fiyat rekabetinin artması marjlarda ciddi baskılar yaratabilir.
Özellikle BYD’nin dikey entegrasyona sahip olması ve elektrikli araç üreticileri içerisinde ucuz maliyetle batarya ve motor erişimi bulunması fiyat rekabeti tarafında yerli üreticileri oldukça zorlayabilir.
TOASO’nun yanında lüks araç segmenti dışında Seat, AUDİ, SKODA gibi firmaların satış ve pazarlamasını yapan, ithal araç satışları ve distribütörlüğü gerçekleştiren DOAS için BYD’nin sert fiyat rekabeti yine marjların ve satışların daralmasıyla sonuçlanabilir.
Fakat burada DOAS’ın BYD ile yapabileceği anlaşmalar ve elektrikli araçlara ne kadar yöneleceğini önümüzdeki süreçte takip etmek gerekebilir.
Peki Hangi Sektörler Pozitif Etkilenebilir?
BYD’nin dikey entegrasyona sahip dünyanın en büyük elektrikli araç üreticilerinden biri olması ülkemizde yer alan otomotiv yan sanayicilerin devreye girmesini zorlaştırıyor.
Build Your Dreams’in kısaltması olan BYD, 1995 yılında batarya şirketi olarak kuruldu ve günümüzde bataryalar, elektrikli araçların en önemli bileşeni olarak dikkat çekiyor. BYD, teknoloji tabanlı ve inovasyon odaklı bir şirket olarak batarya, elektrik motoru ve diğer komponentler olmak üzere elektrikli araçlar için çoğu bileşeni kendisi üretiyor.
Fakat BYD’nin kendi üretmediği sistemler tarafında araba camları için dünyanın en büyük otomotiv cam üreticisi SISE ön plana çıkabilir.
Özellikle 2023 yılında yurt içi toplam binek otomotiv pazarının 976 bin olduğu düşünülünce yıllık 150 bin kapasiteli fabrikanın açılmasıyla beraber SISE ile olası bir anlaşma yapılması hisselere pozitif yansıyabilir.
Diğer taraftan elektrikli araçların bataryalarını hafifletmek için karbon fiber kumaş üreten ve önemli bir lastik üreticisi konumunda bulunan KORDS, BYD ile işbirliği imzalayabilir.
Elektrikli araçlar için lastik üretmeye başlayan ve yurt içinde elektrikli şarj istasyonları kurulumu gerçekleştiren BRISA da ön plana çıkabilecek şirketler arasında.
BYD’nin pazara girmesiyle beraber artan elektrikli şarj istasyonu talebinde ORGE, VESTL, Migen markası ile MGROS, EKOS ve gerek yurt içinde gerek yurt dışında güçlü tutarlarda şarj istasyonu kurulumu gerçekleştiren GEREL de ön plana çıkabilir.
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
Bu içerik hazırlanırken faydalanılan kaynak: Vestel, Ford Otosan