Yatırımcı psikolojisi; finansal piyasalarda olduğu gibi bir döngü içerisinde ilerler. Deneyimli yatırımcılar; bu psikolojik etkilerin farkında olarak ilerleyebilirken, özellikle yeni yatırımcı bu döngülerde kendine ve portföyüne hakim olmakta çok zorlanabilir.
Deneyimli bir yatırımcı bu psikolojik değişimlerin nelere sebep olabileceğini bilen, daha önce yaşamış ve aynı tuzaklardan kendini uzak tutmaya çalışan yatırımcıdır. Hatta kendi dışındaki her yatırımcının bir rakip olduğunu bilen bir yatırımcıdır.
Dolayısıyla rakibin hamlelerinin neler olabileceğini düşünerek aynen bir satranç oyuncusu gibi rakibinin 3-4 hamle sonrasını da tespit edebilen yatırımcı, yatırım yaparken en çok rakiplerinin psikolojisini düşünür.
Unutulmaması gereken en önemli şeylerden bir tanesi, finansal piyasalarda kimsenin dostunuz olmadığıdır. Topluca alınan bir öneriyle topluluk halinde hareket etmeye çalışan yatırımcı modeli ise en deneyimsiz ve kolay lokma konumundaki yatırımcı modelidir.
Coşkuya kapıldığında “SAT” butonuna basamayan, umutsuzluk veya depresyon noktasında “AL” butonuna basamayan yatırımcının maalesef finansal piyasalarda kat etmesi gereken daha çok yol vardır.
Benim kendi indikatörüm olan “KMFG”, yani “Kripto Mevsimi Fear & Greed” endeksi tam olarak bunu tespit etmeye yönelik bir indikatördür.
KMFG’nin yaptığını kısaca anlatmaya çalışırsak önce aşağıdaki tabloya bakmamız gerekir;
Tabloya baktığınızda, kripto piyasasında korkunun ve açgözlülüğün göreceli olarak yükseldiği bölgeleri farklı renklerle görüyorsunuz. Kırmızı bölgeler aç gözlülüğün piyasada yükseldiği, yeşil renkler ise korkunun piyasada yükseldiği dönemleri göstermektedir.
İndikatörün 1 günlük/7 günlük/14 günlük/30 günlük versiyonları da bulunmaktadır.Yukarıda paylaştığım orta-uzun vadeli bir yatırımcının yeşil bölgeleri gördüğünde parçalı alımlarla birikim yapması gerektiğini, kırmızı bölgeler ise parçalı satışlarla kâr realize etmesi gerektiğini anlaması gereken bölgelerdir.
Bunu günlük olarak kripto piyasasına etki eden ve yatırımcıların duygu durumlarını gösterdiğini düşündüğümüz 8 farklı veriyi, aşağıdaki 4 farklı alandan toplayarak yapabiliyoruz.
1) Vadeli piyasalar
2) Opsiyon piyasası
3) Onchain verileri
4) Algoritmik sosyal medya duygu durumu analizi verileri
Örneğin; vadeli piyasalardaki fonlama maliyetleri bile bir yatırımcı duygusunu anlatır. Fonlama maliyetleri yükseldiğinde long pozisyonlar piyasada artıyor ya da kısa (short) pozisyonlar azalıyor ve uzun (long) pozisyonların yüzdesi doğal olarak artıyor demektir.
Bu bize piyasadaki yatırımcıların duygu durumlarında fiyat artışı beklentisi olduğunu gösterebilir, yani açgözlülüğü gösterebilir. Bunun gibi 8 farklı veriyi bir araya getirip yorumlanmasını sağladığımızda yukarıdaki grafikler oluşmaktadır.
Çok fazla veriden piyasadaki duygu durumları çıkarılabilir ama en etkili olanlarını seçmek ve size ne zaman hangisinin yol göstereceğini bilmek uzun süren deneyimlerin sonucudur.
Örneğin yine kripto piyasasında bulunan çeşitli Onchain Verileri, bize uzun ya da kısa vadeli yatırımcıların duygu durumları hakkında işaretler verir. Uzun vadeli yatırımcı Onchain Verilerine göre 155 ya da daha uzun süredir BTC tutan yatırımcılardır. Kısa vadeli yatırımcılar ise 155 günden daha az süredir BTC tutan yatırımcıları gösterir.
Yukarıdaki grafiğe bakalım; kırmızı alan kısa vadeli yatırımcıların toplam BTC arzını, mavi alanlar ise uzun vadeli yatırımcının arzını gösterir.
Bu basit grafikten şunu anlıyoruz; BTC fiyatı yükseldiğinde kısa vadeli yatırımcıların piyasadaki arz yüzdesini arttırdığı, uzun vadeli yatırımcıların ise azalttığı görülür. Buna uzun vadeliler fiyat yükselirken satarlar, çünkü daha deneyimliler diyebiliriz ve yerini kısa vadeciler bırakırlar. Ya da kısa vadeli çok fazla yatırımcı o dönemde geldiği için uzun vadeli yatırımcılara göre yüzdelerini arttırırlar da diyebiliriz.
Fakat bu ufak grafik bile bize uzun vadeli yatırımcıların şu ana kadar son 10 yılda kısa vadecilere göre çok daha başarılı olduğunu anlatabilir. Dolayısıyla kısa vadeciler arttığında akıllı ve verilere önem veren bir yatırımcı satış zamanının yaklaştığını anlayabilir. Ya da ayı sezonlarında umudunu kesmeyerek güvendiği ürünlere yatırımını parçalı da olsa devam ettirmesi gerektiğini görür.
Elbette son 10 yılda olan, önümüzdeki 10 yılda da olacak ve hep fiyat artacak demek değildir. Bu tarz yeni ve genç piyasalar, yaşlı piyasalara göre daha az stres testine tutulmuştur.
Dolayısıyla finansal piyasalardaki stres, geçmiş 10 seneye göre çok daha yükseldiğinde ne olacağı ve yatırımcı psikolojisine nasıl yansıyacağı bilinmediğinden daima farklı risk analizlerini yapmaya ihtiyaç vardır.
Psikoloji, teknik analiz vasıtasıyla da kullanılabilir;
Örneğin yukarıda 2020 Mart dibinden 2021 son çeyreğindeki yaklaşık 69 bin dolar tepesine uzanan bir fibonacci çizdiğimizde her aralığın bize farklı bir psikolojiyi anlattığını düşünmeliyiz. 0,618 tarihsel olarak çok önem verilen bir çizgidir. Altı ayı, üstü boğa şeklinde genellemek belki herkes için doğru olmasa da psikolojisi budur. Teknikten yararlanan yatırımcıların hepsi aynı şeye baktığında ise ortaya bir genel psikoloji çıkar.
0,618 teknik seviyesi kendi kendine piyasayı düşürüp çıkarmaz, oraya önem veren yatırımcının aldığı kararlar sonucu fiyat etkilenir. Bunu bilen bir yatırımcı ise piyasayı izleyerek genel psikolojiyi anlayabilir ve sonra ya da önce kendi trade hareketini yapabilir.
Aynı şekilde 200 günlük hareketli ortalama (grafikte yeşil hat) da çok fazla değer verilen ve piyasada 7’den 70’e incelenen bir hareketli ortalamadır. Fiyat 200 günlük hareketli ortalamanın MA’nın altına kırarsa olumsuz, üstünde hareket ederse olumludur. Bu genel bilgi ise herkes tarafından paylaşılıp, takip edildiği için bir genel psikoloji oluşturur.
Özetle; finansal piyasaların temeli insan davranışlarına dayanır. İnsan davranışları bir çok farklı veriyle ve yöntemle anlaşılabilir. İnsan ve yatırımcı psikolojisini anlayabilen bir yatırımcı olduğunuz noktada da aslında rüzgarda dalgalanmayı öğrenirsiniz. Çünkü piyasa hepimizden büyüktür. Rakibin hamleleri bizim hamlelerimizden çok daha önemlidir.
Önce rakip hareket eder sonra siz onun hamlesini görünce kendi stratejinizi hayata geçirebilirsiniz.
Piyasalarda psikolojisini en iyi yöneten kazanır ve bu psikolojiyi yönetebilmek için her yatırımcı kendi kapasitesini bilmelidir, düşmanını ve piyasa yapıcı unsurları tanımalı-bilmeli ve sonra o piyasaya etki eden aktörlerin davranışlarını analiz etmelidir. O davranışların ne olduğunu ve piyasaya etkisini de anlayabildiği noktada kendi hareketini yapmalıdır.
Diyelim ki FED açıklama yapacak ve siz de fırsat kovalıyorsunuz. FED bence böyle bir açıklama yapacak diyerek öncesinde pozisyon almaktansa, FED’in açıklamalarını takip eder, piyasanın tepkisini ölçer ve piyasaya biraz zaman tanırsanız ve kendi hamlenizi ona göre hazırlarsanız emin olun hem psikolojinizi hem portföyünüzü çok daha rahat yönetirsiniz.
Futbol bahsi yapmıyorsunuz, yatırım yapıyorsunuz. Ne kadar veri toplarsanız o kadar sağlıklı hamle yapabilirsiniz. Olmadan bir şeyleri tahmin etmeye çalışırsanız ise yüksek riski kabullenmişsiniz demektir.
Yani eğer küçük bir balıksanız balinanın yediklerinden kalanlarla beslenmeniz gerekiyorsa bunu yapacaksınız. Balinaya yem olmaktansa önüne çıkıp kafa tutmaktansa, balinayla birlikte gezmelisiniz.
Yani hem onun kafasını nereye çevirebileceğini tahmin etmeli ve bundan kaçınmalı, hem de balina yemeğini yerken size düşebilecek artıkların nereden gelebileceğini anlamalısınız.
Bunun için de her türlü uyarıcı veriyi işlemeli ve piyasa hareketlerinize yansıtmalısınız.
-Kripto Mevsimi Kerem
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı