Citigroup stratejistleri ABD borsalarındaki bir grup hisse senedine yeşil ışık yaktı.
Stratejistler hem yapay zekâ alanındaki gelişmelerin hem FED’in faiz artış rotasındaki yaklaşan sonun hem de Çin ve Avrupa’ya kıyasla dirençli Amerikan ekonomik büyümesinin ardından ABD’li teknoloji hisselerini “YÜKSEK PORTFÖY AĞIRLIĞI” seviyesine yükseltti.
Dikkat çeken nokta ise bu notun yalnızca yapay zekâ desteğini arkasına alan teknoloji hisseleri özelinde olmasıydı. ABD’li hisseler için ise düşük portföy ağırlığı notunu “NÖTR” seviyesine yükseltti.
- 🤿 Derine Dal: Zayıf Çin büyümesinin Avrupa iş döngüsüne zarar vereceğini düşünmeleri sebebiyle stratejistler Avrupa hisse senetlerini düşük portföy ağırlığı notuna ve Çin hisse senetlerini nötr notuna indirdiler. Defansif özellikleri ve ucuz değerlemeleri nedeniyle İngiltere hisse senetlerinin ağırlığını korudular.
Aralarında Dirk Willer’ın da olduğu Citi’nin küresel varlık tahsis ekibindeki stratejistler ABD hisse senetlerinin teknoloji şirketlerinin devasa sermayelerinin büyük oranda yapay zekâya maruz kalmalarıyla destek bulduklarını vurguladı.
Hemen ufak bir parantez açarak bakalım.
- 🤿 Derine Dal: Sahiden de FactSet verileri 15 Mart – 25 Mayıs tarihleri arasında paylaşılan bilanço konferans görüşmelerinde tüm S&P 500 şirketlerinden 110’u ilk çeyreğe ilişkin konferanslarında “yapay zekâ (AI)” terimini kullandı. İlk çeyrek bilanço çağrılarında “yapay zekâ” ifadesini kullanan S&P 500 şirketlerinden 46’sının “üretken yapay zekâ” terimini belirtmesi de dikkat çekiciydi. Aşağıdaki grafik, 2022’nin son çeyreğine kıyasla bile 32 şirketin daha yapay zekâya odaklandığını gösteriyor.
Kaynak: Factset
Yani sahiden de teknoloji hisselerinin yapay zekâ rüzgarını arkalarına aldıkları açıkça görülüyor. Öte yandan bu ivme, özellikle de FED’in sıkılaştırma döngüsünün de tamamlanmasıyla ABD hisselerinin diğer borsalardan daha iyi performans göstermelerine yardımcı olması anlamına gelebilir.
Kaynak: Citi Research, Bloomberg
Nasdaq 100 Endeksi, yılın başından bu yana 30%’a yakın yükselirken S&P500 9%’u aşan bir yükseliş kaydetti. ABD hisse senetlerindeki bu yılki toparlanma, özellikle yatırımcıların güçlü bilanço potansiyeli olan ve yapay zekâya odaklanan şirketlere kaymasıyla küçük bir teknoloji devleri grubu tarafından yönetildi diyebiliriz. Yukarıdaki grafikten de anlaşılacağı üzere mart ayı itibariyla yapay zekâ hisselerindeki ralli, S&P500 endeksini de geride bıraktı.
Goldman Sachs analistlerinin tahminlerine baktığımızda ise analistler, yapay zekânın önümüzdeki 10 yılda S&P 500’ün kârını 30% artırabileceğine inanıyor. Özellikle üretken yapay zekâdaki atılımlar, küresel ekonomide kapsamlı değişiklikler getirme potansiyeline sahip. Doğal dil işlemedeki ilerlemeleri kullanan araçlar, işletmelere ve topluma ulaştıkça, küresel GSYİH’da 7%’lik (neredeyse 7 trilyon dolar) bir artış sağlayabilir ve 10 yıllık bir süre içinde üretkenlik artışını 1,5 puan artırabilir.
10 yıllık periyotta yapay zekâ adaptasyonunun yıllık verimlilik büyümesine etkisi:
Kaynak: Goldman Sachs
Goldman Sachs araştırma analistlerinin bir başka raporuna göre, yapay zekâdaki ilerlemelerin küresel kurumsal yazılım, sağlık ve finansal hizmetler endüstrileri için geniş kapsamlı etkileri olması bekleniyor.
Tanınmış teknoloji devlerinin kendi üretken yapay zekâ araçlarını piyasaya sürmeye hazır olmasıyla birlikte, kurumsal yazılım endüstrisi, internet, mobil ve bulut bilgi işlemin toplum olarak faaliyet gösterme biçimlerimizi dönüştürmesinin ardından bir sonraki inovasyon dalgasına giriyor gibi görünüyor.
Peki, Yapay Zekâ Bir Balon mu? Nelere Yatırım Yapmalıyım?
Yapay zekâ sektörünün hız kesmeyen büyümesi ve iddialı gelecek söylemleri, akıllara “Yapay zekâ bir balon mu?” sorusunu getirmiyor desek yalan olur.
Ancak Albion Financial Group’un baş yatırım sorumlusu Jason Ware, yapay zekânın “kalıcı” olduğunu vurguluyor.
“Bugünlerde özellikle ChatGPT nedeniyle çok fazla ilgi görüyor olabilir. Ancak gerçek şu ki, Google Haritalar, Siri ve diğer dijital asistanlar düşünüldüğünde yapay zekâ zaten uzun yıllardır bizimle, özellikle de dar yapay zekâ olarak bilinen arka planda.” diyor.
Yapay zekâya desteğin, uzun vadede “kazanılacak para” ile büyümeye devam edeceğini söyleyen Ware, yapay zekâdaki ilerlemelerin özellikle makine öğrenimi, derin öğrenme ve doğal öğrenmenin hızlanacağını da sözlerine ekliyor.
Bu noktada Ware özellikle bazı isimlere vurgu yapıyor. Sahiden de yukarıda Factset verilerini gösterirken vurguladığımız gibi günümüzde pek çok şirket bu alanda çalışmalar yapıyor ve elbette belki de hak etmediği yükselişleri yakalayan şirketler de var. Ancak bu noktada sektörün dev isimlerini ayırmak oldukça önemli.
Ware konuyla ilgili “Demek istediğim, bugün yapay zekâdaki yenilikler nedeniyle yarın daha iyi hale getirilecek bazı büyük sermayeli, yüksek kaliteli, iyi şirketler var.” dedi. Onun önerdiği isimler arasında Microsoft (MSFT), Apple (AAPL), Oracle (ORCL) ve Alphabet (GOOGL) gibi devler mevcut ancak biz listeyi biraz daha genişletebiliriz.
Aşağıdaki listede yapay zekâ alanında yaptıkları yatırımlarla günden güne sektörü domine eden şirketleri bulabilirsin.
“Yapay zekâ bir balon mu?” sorusuna tereddütsüz “evet, öyle” demek doğru olmaz. Öte yandan sektördeki değerlemelerin aşırı hale geldiği de aşikar. Konuyla ilgili Peapack Private Wealth Management’ın kıdemli yatırım stratejisti David Dietze temkinli olmak gerektiğini vurguladı.
Stratejiste göre “Piyasanın bu yılki kazançlarının yarısından fazlası, yapay zekânın abartılı hisse senetlerinden kaynaklanıyor.” Dietze, bunun bir örneğinin, kısmen metaverse planlarından yapay zekâ odağına dönmesinin bir sonucu olarak bu yıl 110%’un üzerinde yükselen Meta Platforms (META) hissesinde gerçekleştiğini söyledi.
Her ne kadar görece daha temkinli olsa da Dietze de yatırım yapmak konusunda bazı yapay zekâ hisselerini özellikle tercih ediyor. Kıdemli stratejist herkesin bildiği “California Gold Rush” döneminin hikayesini bu konuya örnek olarak veriyor.
Dietze, nasıl ki 1848-1855 yıllarında altına hücum edilen dönemde herkes California’da altın aramaya gittiğinde en çok parayı altın arayanlara kazma kürek satanlar kazandıysa, yapay zekâ sektöründe de çip üreten ve yapay zekâ – çip ilişkisinden faydalanan şirketlerin “en çok kazanan şirketler” olacağını düşünüyor.
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
Bu içerik hazırlanırken faydalanılan kaynaklar: Citigroup Research, Bloomberg, Goldman Sachs, Factset