Yaklaşık 2,74 trilyon dolarlık piyasa değeriyle dünyanın en değerli şirketi olan Apple, ABD borsalarındaki küçük ölçekli şirketler ve yatırım fonlarını referans alan Russel 2000 endeksinin piyasa değerini aşarak artık yalnızca dev teknoloji şirketlerine değil, endekslere de meydan okuyor.
- Russell 2000, Frank Russell Company tarafından 1984 yılında kurulan bir endekstir ve Russell 3000 endeksinin içinde bulunan 2000 şirketten oluşur.
Teknoloji devi, açıkladığı olumlu bilançonun da yardımıyla, Russell 2000 endeksinin piyasa değerini yaklaşık 100 milyar dolar geçerek bir nevi ABD’nin halka açık en küçük ölçekli 2000 şirketinden daha değerli oldu.
- Apple (AAPL), yılbaşından bu yana tüm ABD endekslerini performans bakımından altüst ederek 33% artış gösterdi.
- Russell 2000 ise aynı dönemde yalnızca 1% yükseldi.
En küçük ölçekli 2000 şirketin bu denli düşük performans sergilemesi ‘Acaba bu küçük ölçekli şirketler için bir alım fırsatı mı?’ sorusunu da akıllara getirmiyor değil.
Yalnızca bir şirketin, küçük ölçekli şirketlerden oluşan bir evrenden daha büyük olması ise oldukça şaşırtıcı.
- eToro stratejisti Callie Cox da aynısını düşünüyor ve küçük ölçekli şirketlerin bu sıkılaşma dönemindeki düşüşlerden adeta dayak yediğini söylüyor.
📝 Bir ek bilgi: Apple gibi devasa şirketler, endeksler üzerinde oldukça yoğun bir etkiye sahip. Örneğin, S&P 500’ün içindeki piyasa değeri en yüksek 10 şirket, endeks performansında 24% ağırlığa sahip. Bu oldukça yüksek bir değer.
Hatırlayacağımız üzere Apple mart ayı sonunda ilk çeyreğe ait bilançosunu paylaştığında, iPhone satışlarının beklentilerin üzerinde büyümesi, gelecekte daha yüksek oranlarla temettü dağıtımı ve hisse geri alımları sebebiyle yatırımcılar heyecanlarını gizleyememişti.
🍎 Apple Nasıl Bu Kadar Büyüdü?
Apple’ın bunca zamandır teknoloji sektörünü domine edebiliyor olmasının ve 2,7 trilyon dolarlık bir büyüklüğe sahip olmasının arkasında aslında şirketin basit ama oldukça etkili bir iş modeline sahip olması yatıyor.
“Virtuous Cycle” olarak bilinen ve verimli döngü olarak çevirebileceğimiz bu iş modeli, her birinin sonucu bir sonrakinin yararlı etkisini artıran, tekrar eden olay döngüsü olarak tanımlanabilir.
- Yani aslında Apple’ın kullanıcılarına sunduğu başarılı çözümler, döngüde daha çok arzulanan sonuçlar sağlıyor.
“Tech giant”, inovasyon yapmaya devam ettikçe ürün ve hizmetlerine olan talep de giderek artıyor.
- Bu durum Apple’a fiyatlandırmada karşılaştırmalı üstünlük sağlıyor ve tüm bunların sonucunda kâr marjları ve nakit akışı iyileştikçe şirketin hisse fiyatı yükseliyor. Bu da döngüyü başa çevirip daha çok yatırımla daha fazla inovasyon demek oluyor.
Yapay zekânın hayatımızdaki rolünün her geçen gün arttığını hesaba katarsak, teknoloji şirketlerinin içlerindeki savaş da gittikçe kızışıyor. Apple’ın dünyanın en değerli şirketi olarak, endekslere ve hatta ülkelere meydan okumaya devam edip etmeyeceğini önümüzdeki yıllarda göreceğiz.
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
Bu analist notu hazırlanırken faydalanılan kaynaklar: MarketWatch, Investopedia, TradingView