Altın, tarih boyunca her dönemde kıymetini koruyan, yüzyıllardır cazibesini yitirmeyen bir yatırım aracı.
Modern zamanlarda da yatırımcıların gözdesi olmaya devam eden bu parlak metal, son 20 yılda yıllık ortalama 8% gibi etkileyici bir getiri sunmuş.
Ancak, bu yolculuk dalgalanmalarla dolu; örneğin 2011 ile 2015 arasında 40% değer kaybı yaşayan altın, 2020’ye gelindiğinde tüm zamanların en yüksek seviyesi olan ons başına 2180 dolar ile rekor kırarak toparlandı. 📈
Peki, altın fiyatlarını neler etkiliyor? Bu yıl altını nasıl günler bekliyor? Hemen inceleyelim. 🔎
Dolar Endeksinin Zayıflaması Altını Destekleyebilir
Dolar endeksinin görünümüne baktığımızda, tarihsel olarak doların değeri ile altın fiyatları arasında genellikle negatif bir ilişki olduğunu söylemek doğru olur. Yani, dolar zayıfladığında, altın diğer para birimlerini tutanlar için göreceli olarak daha ucuz hale gelir ve bu da talebi artırır. Tam tersi durumda, yani dolar güçlendiğinde de altın zayıflar.
Önümüzdeki süreçte ise dolar ortamının altın fiyatlarına destek olması beklenebilir. Çünkü 2022’de önemli bir yükseliş gösteren ve 2023’te nispeten durağan kalan dolar endeksi, şu anda faiz oranları farklılıkları ve kendi uzun vadeli ortalamasına göre 10-15% daha yüksek bir değerle işlem görüyor.
Orta vadede analistler, doların normal bir seviyeye geri dönmesini ve aşırı değerlenmesinin sonlanmasını bekliyor. Ancak bu süreç biraz zaman alabilir çünkü dolar, ABD’nin diğer büyük ekonomilere göre dönemsel büyüme üstünlüğü ile kısa vadede desteklenebilir.
Bununla birlikte, dolar endeksinin değer kazanımının yavaşlaması önemli. İş gücü piyasasındaki maaş artışlarının yavaşlaması ve Fed’in faiz oranlarını indirmeye başlamasıyla, 2024’ün ikinci yarısından itibaren ABD ekonomisinin büyüme görünümünün ve faiz oranlarının normale dönmesi beklenebilir. Bu da altın fiyatlarını destekleyebilir.
Tahvil Getirileri ile Altın Fiyatları Ters Orantılı
Öte yandan altının seyrinde tahvil getirileri de kritik öneme sahip. Tarihsel olarak, altın fiyatları gerçek getirilerle, yani enflasyona göre ayarlanmış faiz oranlarıyla ters orantılı hareket eder. Altına yatırım yapmak düzenli bir faiz geliri sağlamadığı için, gerçek getirilerdeki görünüm altın fiyatlarını etkileyebilir. Gerçek getiriler düştüğünde, altın daha cazip hale gelir.
Dolayısıyla merkez bankalarının faiz indirimi yapması tahvillerin cazibesini kaybetmesine neden olarak yatırımların altına kaymasında etkili olabilir.
Fed’in parasal sıkılaşma uyguladığı son iki yıla baktığımızda, altın fiyatları ile gerçek faiz oranları arasında belirgin bir ayrışma yaşandığı söylenebilir.
Faiz artırımlarının etkisiyle ABD hazine tahvil getirileri 2008 Küresel Finans Krizi’nden bu yana görülen en yüksek seviyelere agresif bir şekilde yükseldi. O dönemde ons altın fiyatları yatay seyretse de 2023’te 13% yükselişle yılı rekor seviye olan 2068 dolardan tamamladı.
Peki, bu korelasyon kalıcı olarak kırıldı diyebilir miyiz? Henüz korelasyonun bozulduğu yorumunu yapmak için erken. Güncelde altın fiyatları tahvil getirilerindeki hareketlere asimetrik tepki veriyor. Çünkü mevcut ekonomik koşullarda arz-talep dengesi de altın fiyatlarının seyrinde oldukça etkili oluyor.
Altın Fiyatlarında Talep Etkisi
Tüm emtialar gibi altın da temelde arz ve talebe göre fiyatlanıyor. Altın madenciliği yıllardır oldukça istikrarlı bir şekilde devam ediyor, dolayısıyla arzın yatay seyrettiğini söyleyebiliriz.
Bu yüzden altın fiyatlarının asıl lokomotifi talebin seyri. Altın talebi ise endüstriyel kullanım, merkez bankaları alımları ve yatırım amaçlı alımlar olarak incelenebilir. Özellikle merkez bankalarının altına gösterdiği talep yüksek hacmi nedeniyle altın fiyatlamalarında belirleyici olabilir. Son 20 yıla baktığımızda dünya genelindeki merkez bankalarının döviz rezervlerinin yaklaşık 20%’sini altın olarak tuttuğu söylenebilir.
Son yıllarda, uzun bir aradan sonra merkez bankalarının altın alımları belirgin şekilde arttı. Dünya Altın Konseyi tarafından derlenen istatistiklere göre, dünya genelinde merkez bankalarının net altın alımları 2022’de 1.082 ton ile rekor kırdı ki bu, önceki 10 yılın ortalama yıllık alımının iki katından fazlasına denk geliyor! Bu güçlü alım ivmesi 2023’te de devam etti ve 1.037 ton ile rekor bir hızda sürdü. Bu da altın fiyatlarında izlenen yükselişin ana nedeni olarak belirtilebilir.
Yatırım amaçlı altın talebine baktığımızda hem bireysel hem de kurumsal yatırımcılar, yatırım portföylerinin bir parçası olarak altını tercih ediyor. Bu yatırımlar, borsada işlem gören fonlar, vadeli işlem piyasaları veya opsiyonlar aracılığıyla gerçekleştirilebilir. Öte yandan birçok yatırımcı, fiziki altına yatırım yapmayı da tercih ediyor.
Altında Boğa Beklentisi Devam Ediyor
JPMorgan analistleri, önümüzdeki 12 aylık dönem için altın üzerine olumlu bir görünüm sergiliyor. Analistlere göre Fed’in faiz indirimlerine yıl içinde başlayacağı ihtimali, altının değer kazanması için zemin hazırlıyor.
Jeopolitik gerilimin gündemden düşmeyen bir tema olması da merkez bankalarının rezerv çeşitlendirmesini teşvik etmeye devam etmesi için bir avantaj olabilir.
Ek olarak, 2024 yılında dünya nüfusunun yaklaşık yarısını temsil eden 60’tan fazla ülke ulusal seçimler için sandık başına gidecek. Dolayısıyla siyasi belirsizlik ortamında altın, güvenli liman görevi görebilir. Öte yandan hâlâ devam eden Rusya-Ukrayna ve Hamas-İsrail çatışmaları da küresel tedarik zincirlerine etki edebilir.
Bu yıl çok sayıda merkez bankasının alım ivmesine katılması ve merkez bankalarının fiyatlara daha az duyarlı olması öngörülebilir. Bireysel yatırımcıların da özellikle yatırım fonları aracılığı ile altına talep göstermesi beklenebilir.
Günümüzde yatırımcılar yüksek faiz oranları tarafından cezbedilmiş olsa da JPMorgan analistleri, az sahip olunan ve göz ardı edilen yatırımların genellikle değer kazanma potansiyeline sahip olduğunu belirterek 2024 yıl sonu için ons altının 2250 – 2350 dolar aralığında olmasını beklediklerini raporluyor.
Bank of America ise metal emtialarında olumlu olduğunu belirterek yıl sonu ons altın hedefini 2317 dolara yükseltti. Bank of America analistleri de altın fiyatlarının merkez bankası alımları, Fed’in faiz indirimlerine başlama ihtimali ve Çinli yatırımcılardan gelen güçlü taleple desteklenmesini bekliyor.
Citi analistleri de devam eden fiziki altın talebinin yanı sıra jeopolitik risklere bir hedge özelliği taşımasından dolayı altın fiyatlarının önümüzdeki 6-18 ay içinde tam 3000 dolara ulaşmasını öngörüyor.
Goldman Sachs analistleri ise altını “sarsılmaz bir boğa piyasası” diye nitelendirerek yıl sonu hedeflerini 2300 dolardan 2700 dolara yükseltti.
Altına Nasıl Yatırım Yapabilirsin?
Altına kuyumculardan satın almak dışında farklı şekillerde de yatırım yapabilirsin. Örneğin; Borsa İstanbul’da işlem gören Altın Sertifikası (ALTIN.S1), altın yatırım fonları veya altın alanında faaliyet gösteren şirketlerin hisselere yatırım yaparak da portföyüne altını ekleyebilirsin.
Senin için bu hisseleri listeledik 👇
Borsa İstanbul’da İşlem Gören Altın Şirketleri
- KOZAL – Koza Altın
- KOZAA – Koza Anadolu
- CVKMD – CVK Madencilik
ABD Borsalarında İşlem Gören Altın Şirketleri
- NEM – Newmont
- GOLD – Barrick Gold
- FNV – Franco-Nevada
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
Bu içerik hazırlanırken faydalanılan kaynak: JPMorgan, CNBC 1, CNBC 2