FED’in faizlerinin artırıldığı bir çeyrek daha kapanırken yatırımcılar banka bilançolarını merakla bekliyor.
FED’in parasal sıkılaşmayı sürdürmesi, marjların daralması ve kredi zararlarının artmasıyla ilgili endişeleri yeniden gündeme getiriyor.
Mart ayındaki bankacılık krizinde olduğu gibi, yüksek faiz oranlarının bankaların tahvil portföyünü olumsuz etkilemesi ve bankaların mevduat için daha yüksek faiz oranları ödemek zorunda kalması nedeniyle fonlama maliyetlerinin artış göstermesi bekleniyor.
Bazı analistler kredi marjlarının daralması ve yüksek borçlanma maliyetleri sonucunda kredi talebinin düşmesiyle bankaların hisse başına kârlarının üçüncü çeyrekte 18% düştüğünü tahmin ediyor.
Özetle; gelirler düşüyor, marjlar daralıyor ve büyüme yavaşlıyor.
Eylül ayında S&P 500 Bankalar Endeksi, üçüncü çeyrek boyunca 74 baz puan yükselen 10 yıllık tahvil getirilerinin neden olduğu endişeler yüzünden 9,3% değer kaybetti.
Tahvil getirilerinin yükselmesi, bankaların sahip olduğu tahvillerin değerinin kaybetmesi anlamına geliyor.
👀 Ne Dediler?
Yüksek faiz oranlarının banka bilançoları üzerindeki etkisine ilişkin beklentiler farklılık gösterdi. Morgan Stanley analistleri tahvil getirilerindeki yükselişin üçüncü çeyrekte, ikinci çeyrekteki etkisinin iki katından fazla olabileceğini belirtti.
Yatırımcıların net faiz marjlarındaki kısa vadeli iyileşme beklentileri, daha iyi maliyet yönetimi ve kredi büyümesi öngörüsü ile oldukça iyimser olduğu belirtiliyor.
Goldman Sachs analistleri ise bankaların bu çeyrekte mevduat seviyelerinde istikrar göstermesini bekliyor. JPMorgan (JPM) ve Wells Fargo’ya (WFC) olumlu bakan analistler, bugün açıklanacak dördüncü çeyrek bilançosu ve sonrası için net faiz geliri öngörülerinin diğer bankaların performansını destekleyebileceğini söyledi.
Yatırım bankacılığı segmentinin daha iyi bir performans göstermesi beklenirken, çeyrek boyunca yüksek faiz oranları ve ekonomik belirsizlik hisse fiyatlamalarında volatiliteye neden oldu.
Banka bilançoları bugün; JP Morgan (JPM), Citigroup (C) ve Wells Fargo (WFC) ile başlıyor. 17 Ekim Salı günü; Bank of America (BAC) ve Goldman Sachs (GS), 18 Ekim Çarşamba günü ise Morgan Stanley (MS) takip edilecek.
Teker Teker İnceleyelim 🔍
👉 JP Morgan‘ın (JPM) yatırım bankacılığı segmentinde güçlü bir büyüme göstermesi bekleniyor. Analistlere göre bankanın net faiz geliri 25%’ten fazla artabilir ve bu da ticari gelirlerdeki olası düşüşü dengeleyebilir. Yatırımcılar, bankanın yıl sonunda yıllık net faiz geliri beklentisini aşıp aşamayacağına odaklanacak. Hisse başına kârının geçen yılın aynı çeyreğine göre 25% artışla 3,89 dolar seviyesinde gerçekleşeceği tahmin ediliyor.
👉 Citigroup’un (C) yakın zamanda gerçekleştirdiği yeniden yapılanma göz önüne alındığında, maliyetler ve giderler odakta olmaya devam edecek gibi görünüyor. Operasyonel maliyetlerdeki artışın gelir artışından daha ağır basması ve kârlılık üzerinde baskı oluşturması beklenebilir. Hisse başına kârının geçen yılın aynı çeyreğine göre 23% düşüşle 1,18 dolar seviyesinde gerçekleşeceği tahmin ediliyor.
👉 Bank of America’nın (BAC) geçen çeyrek bilançoları incelendiğinde işletme giderlerinde artış takip edilirken bu artışın üçüncü çeyrekte de devam ettiği tahmin ediliyor. Bununla birlikte banka son çeyreklerde teknolojisini genişletmeye ve geliştirmeye daha fazla odaklanarak hisse fiyatına bu beklentileri yansıtabilir. Hisse başına kârının geçen yılın aynı çeyreğine göre 1%’lik düşüşle 0,80 dolar seviyesinde gerçekleşeceği tahmin ediliyor.
👉 Goldman Sachs’ın (GS) varlık yönetimi segmentinin öncülüğünde gelirlerinde artış yaşanması bekleniyor. Bu sayede işletme giderlerindeki düşüşle birlikte, FAVÖK’ün geçen çeyreğe göre daha yüksek olması öngörülüyor. Hisse başına kârının geçen yılın aynı çeyreğine göre 36%’lık düşüşle 5,34 dolar seviyesinde gerçekleşeceği tahmin ediliyor.
👉 Morgan Stanley’nin (MS) tahvil getirilerindeki artış nedeniyle gelirlerinde düşüş yaşanması bekleniyor. Diğer yandan, faaliyet giderlerindeki azalışın bunu telafi edebileceği düşünülüyor. Hisse başına kârının geçen yılın aynı çeyreğine göre 15%’lik düşüşle 1,28 dolar seviyesinde gerçekleşeceği tahmin ediliyor.
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
Bu içerik hazırlanırken faydalanılan kaynaklar: CNBC, Capital, FactSet