Ülke ekonomisini ne kadar takip ediyorsun? Sürekli değişen ekonomik yapının getirilerini, olumsuz sonuçlarını ve dalgalanmalarını analiz edebiliyor musun? Küresel çapta ülke ekonomisini bireysel olarak takip etmenin ve bu doğrultuda analizler yapmanın zorluğunu tahmin etmek zor değil. İşte tam bu noktada OECD devreye giriyor. Peki ya OECD nedir? Hadi gel, yakından bakalım!
Ülkelerin ekonomileri, küresel gelişmelerden olumlu ve olumsuz olarak etkilenmeye fazlasıyla müsait. Haliyle ekonomik kalkınma süreci de bu tarz etkilenmeler nedeniyle son derece hassas bir terazi üzerinde konumlanıyor. OECD (Organisation for Economic Co-Operation and Development) yani Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü ise en kısa tabiriyle bu hassas terazinin ölçümlerini yaparak hem ekonomik hem de sosyal çözüm önerilerinde bulunuyor. Ekonominin gelişmesi ve kalkınmasını sağlayan OECD günümüzde birçok üyesiyle aktif olarak ülkelerin ekonomileri üzerine gerekli çalışmalar yapıyor.
OECD Nedir?
OECD, Türkçe karşılığı ile Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü, uluslararası bir ekonomi örgütü. Bu örgüt, Marshall Planı kapsamında İkinci Dünya Savaşı sonrasında büyük darbe alan Avrupa’nın onarılması ve ekonomik olarak yeniden kalkınması için kurulan OECC’nin (Avrupa Ekonomik İşbirliği Örgütü) devamı niteliğinde. Ancak çok daha geniş bir görev tanımına sahip olan OECD, Avrupa dışındaki ülkelerin katılımıyla da yalnızca görev tanımı olarak değil, kapsam olarak da çok daha geniş.
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü, bugün 39 üyenin bulunduğu bir teşkilat olarak hükûmetlere, ekonomik olarak yaşanan problemlere ilişkin çözümler üretiyor. Aynı zamanda küresel olarak ekonomik deneyimlerin paylaşılmasını ve yaşanan sosyoekonomik değişimlerin sonuçlarını ve buna bağlı olarak ortaya çıkan sorunların ortak bir çözümle giderilmesini sağlıyor.
OECD’nin Açılımı Nedir?
OECD’nin açılımı Organisation for Economic Co-Operation and Development olarak ifade ediliyor. OECD Türkçe’ye bazen “Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü” bazen de “İktisadi İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı” olarak çevriliyor.
OECD’nin Amacı Nedir?
- Üye ülkelerin refah seviyesini yükseltmek ve halkın yaşam standartlarını iyileştirmek.
- Ticaret, yatırım, girişimcilik, teknoloji, kalkınma alanlarında iş birliği ile ülkelerin gelişmişlik düzeyini artırmak.
- Hükümetler için sürekli ve dengeli bir ekonomik bir büyüme sağlamak.
- Özellikle gelişmekte olan üye ülkelerdeki işsizlik oranını düşürmek ve yeni iş olanaklarının gelişmesine katkıda bulunmak.
- Ekonomik genişleme politikaları önermek ve yeni gelişen ekonomi kültür çevresinde ülkelere tavsiyeler vermek.
- Her ülkenin iş olanağı bakımından güçlü olmasını sağlamak ve sosyal eşitlik sağlamak.
- Ülkeler arasında ayrım gözetmeden dünya ticaretinin geliştirilmesine destek vermek.
- İnsan hakları ve bireysel özgürlük göz önünde bulundurularak demokratik sistemlerin sağlıklı şekilde sürdürülmesini desteklemek.
OECD’nin İşleyişi Nasıldır?
OECD genel olarak üye ülkelerine ekonomik olarak kalkınmanın yollarını sunuyor ve ekonomik sorunlar için çözümler üretiyor. Ancak Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün işleyişinde, herhangi bir mali iş birliğinin veya kredi ve finansal desteğin sağlanması bulunmuyor. Ayrıca hiçbir maddi kaynağın temin edilmesi OECD’nin görevleri arasında yer almıyor. Bu aşamada OECD’nin işleyişini daha çok küresel ekonominin yönetimi için bir altyapı olarak görmek mümkün.
OECD’yi ekonomik konuları analitik düzeyde inceleyen ve bu konuları uluslararası danışma kuruluşu olarak uzmanlarla birlikte çözümlemeye odaklanan bir örgüt olarak kabul etmek gerekiyor. Öyle ki örgüt, işleyiş sürecinde ekonomik önerilerini ve çözümlerini dünya çapında ekonomik raporlara, istatistiksel verilere, finansal analizlere ve tahminlere dayandırıyor. OECD üyelerinin ekonomik büyümelerini ve güncel bilgilerini periyodik olarak yayımlayan örgüt, bu verileri yakından takip etmeyi de mümkün kılıyor.
OECD’nin Kuruluş Tarihi Nedir?
OECD, 14 Aralık 1960 tarihinde imzalanan Paris Sözleşmesi’nin ardından 30 Eylül 1961 tarihinde kuruldu.
Türkiye OECD Üyesi mi?
Türkiye Cumhuriyeti, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütüne 2 Ağustos 1961 tarihinde -teşkilat resmi olarak faaliyete geçmeden önce- kurucu üye olarak katıldı. Kurulduğu yıldan beri de örgüt içerisinde aktif olarak faaliyet gösteriyor.
OECD Üyesi Ülkeler Hangileridir?
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütünde kurucu ve sonradan üye olmak üzere 2021 yılından bu yana toplam 39 ülke yer alıyor. OECD bünyesinde genel olarak gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler bulunuyor. Bununla birlikte örgüt üyeleri, serbest piyasa ekonomilerini destekleyen demokratik ülkelerden oluşuyor. OECD üye ülkeler listesini kurucu üyeler ve sonradan üye olanlar olmak üzere iki başlık altında aşağıda görebilirsin. Hemen devamında OECD süreçlerine dahil olup üyeliği henüz bulunmayan ülkeler de mevcut.
OECD Kurucu Ülkeleri
- Fransa
- Türkiye
- Kanada
- Avusturya
- Belçika
- Danimarka
- Almanya
- Hollanda
- Yunanistan
- Lüksemburg
- İzlanda
- İrlanda
- İtalya
- İspanya
- İsveç
- İsviçre
- Norveç
- Portekiz
- Birleşik Krallık
- Amerika Birleşik Devletleri
OECD’ye Sonradan Katılan Ülkeler
- Yugoslavya (1962)
- Japonya (1964)
- Finlandiya (1969)
- Avustralya (1971)
- Yeni Zelanda (1973)
- Meksika (1994)
- Çek Cumhuriyeti (1995)
- Macaristan (1996)
- Polonya (1996)
- Güney Kore (1996)
- Slovakya (2000)
- Şili (2010)
- Estonya (2010)
- Slovenya (2010)
- İsrail (2010)
- Letonya (2016)
- Litvanya (2018)
- Kolombiya (2020)
- Kosta Rika (2021)
OECD Sürecine Dahil Olan ama Henüz Örgüte Üye Olmamış Ülkeler
- Hindistan
- Çin
- Endonezya
- Brezilya
- Güney Afrika Cumhuriyeti
OECD’nin ekonomik analizlerini takip etmek, finans tahminlerini öğrenmek ve önerilerine dair gelişmelere kulak vermek için Midas yanında! Midas ile dünya ve Türkiye ekonomisine ilişkin detayları öğrenebilir ve uluslararası ekonomik gelişmelere dair haberlere ve raporlara ulaşabilirsin. Aynı zamanda Midas yatırım hesabı ile finansal yatırımlarını küresel ekonomik bilgiler ışığında borsaya taşıyabilirsin. Hadi, hiç vakit kaybetmeden Midas’ı App Store ya da Play Store üzerinden indir ve borsa dünyasını tüm incelikleriyle keşfet!
Hisse senetleri riskli yatırım ürünleridir. Şirketlere ortaklık, hem kârlarına hemde zararlarına ortaklık anlamına gelir. Ana paranızdan kâr etme ihtimaliniz olduğu gibi, zarar etme ihtimalinizde bulunmaktadır.